Kadın doğum doktorundan hamilelere aşı çağrısı: Anne ve bebekleri kaybediyoruz, lütfen aşı olun
04 Ocak 2022

Omicron varyantı tüm dünyayı alarma geçirirken aşısız hamilelere seslenen Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. İbrahim Polat, duygularına hakim olamadı. Sesi titreyen, gözleri dolan Polat, “18 yaşında bir hastamız, 25 yaşında ya da 40’ını geçmiş bir anne adayı olabiliyor. Onlar travmayı yaşarken biz de yaşıyoruz. Kızım yaşında çocuklar diye düşünüyorum, duygulanıyorum. Biz de insanız birikiyor, gebeler ve bebeklerimizi kaybediyoruz. Lütfen aşınızı olun” dedi.


Omicron varyantı dünya genelindeki yayılımıyla ülkeleri alarma geçirirken aşısız ve vakti gelmesine rağmen diğer dozlarını yaptırmayan vatandaşların oranıysa korkutuyor. Son aylarda aşı yaptırmayan gebelerden acı haberler gelmeye devam ederken uzmanlar, anne ve bebek ölümlerine karşı uyarıyor. Aşının önemine dikkat çeken Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. İbrahim Polat, aşısız gebelerin hastalığa yakalandığında erken ve ölü doğum gibi risklerinin de yüksek olduğuna dikkat çekti. Hastalarının yaşadığı zorlukları anlatırken gözleri dolan, sesi titreyen Dr. Polat, tüm anne adaylarını bir an önce aşı olmaları konusunda uyardı.
“Yüksek doz oksijene rağmen nefes darlıkları devam ediyor”
Koronavirüsün hamileler üzerindeki etkilerine ilişkin açıklamalarda bulunan Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. İbrahim Polat, “Aşısız gebeler çok daha ağır geçiriyorlar, bir müddet sonra birden kötüleşiyor ondan sonra da yoğun bakıma giriyor. O yoğun bakımdan da kötü sonuçlar çıkabiliyor. Aşılılar öyle değil, onlar çok daha rahat geçiriyor, yatış oranı bile az, aşılıları genelde evden takip ediyoruz. Yatan çok az, serviste her zaman 1,2 tane oluyor onlar da hafif geçiriyor. Aşısız gebeler, yoğun bakıma girmeden bile çok sayıda pişmanlık belirtiyorlar. Çünkü hastalık ağır seyrediyor. Burada serviste yatarken de yüksek doz oksijene rağmen nefes darlıkları devam ediyor. Serviste yattıklarında bile pişmanlarını söylüyorlar değil ki yoğun bakıma girdiklerinde” şeklinde konuştu.
“Kızım yaşında çocuklar onun için duygulanıyorum”
Hastalarının durumlarını anlatırken duygusal anlar yaşayan Dr. İbrahim Polat, “Hastalık erken doğuma neden oluyor. Eğer ağır geçerse biz annenin tedavisi için ya da çocuğun oksijensiz kalmaması için çocuğu doğurtuyoruz. Bunlar ya prematüre sekelli olarak hayatlarına devam ediyorlar ya da yaşanabilir sınırından önceyse ölebiliyorlar. Bu da hasta üzerinde ikinci bir travmaya neden oluyor. Hem hastalığını hem bebeğini düşünüyor. Aşı olmadığı için iş işten geçmiş gibi düşünüp pişmanlığını dile getiriyor ve bunu yaşıyor hastamız biz de onu öyle görünce üzülüyoruz. Bu 18 yaşında bir hastamız da olabiliyor, 25 yaşında ya da 40’ını geçmiş bir anne adayı da olabiliyor. Biz bunlara çok üzülüyoruz çünkü hem kendilerini hem bebeklerini kaybedebiliyoruz. Onlar travmayı yaşarken biz de yaşıyoruz aslında. Kızım yaşında çocuklar diye düşünüyorum onun için duygulanıyorum. Biz de insanız birikiyor, biz de üzülüyoruz. Aşı olun, aşı olun özellikle gebeler olsun, iki can, ikisi birden tehlike altına giriyor. Güvensinler, çocuklarına bu aşı bir şey yapmıyor, bunu bilsinler. Şu anda dünyada bu aşıyı olan yüz binlerce gebe var, araştırmalar, çalışmalar var” ifadelerini kullandı.
“Covid’den ölenlerin sayısı diğer nedenlerden ölen annelerin sayısından fazla”
Aşının anne adaylarının hem kendileri hem çocukları için çok büyük önem taşıdığına dikkat çeken Dr. Polat, “Aşısızlar durumu ağır geçirdiği için erken doğum ve ölü doğumu artıyor. Erken doğum demek belki de ömür boyu belki de sekelli, engelli bir çocuğun yaşaması demek. Bunu da unutmasınlar. 18 yaşında, 21 yaşında kızımız vardı, çocuklarını düşünüyorlarsa aşı olsunlar, çocuklarını düşünüp aşı olmama durumuna girmesinler. Covid’den ölenlerin sayısı toplam diğer nedenlerden ölen annelerin sayısından fazla. Eğer bunlar aşılarını olsaydı önlenebilir anne ölümü olacaktı. Şimdi aşı olmadıkları ve ağır geçirdikleri için önlenemez anne ölümü oluyor. Çünkü bu hastalığın bilinen etkin bir tedavisi yok, aşı olup da ölen anne zaten ben bilmiyorum. Gebe kadınlarımız, gebeler ve bebeklerimizi kaybediyoruz. Lütfen aşınızı olun, hem kendinizi hem çocuğunuzu koruyun” dedi.