Sepsis, dünyada her yıl yaklaşık 49 milyon kişiyi etkileyen ve 11 milyon kişinin hayatına mal olan ciddi bir sağlık sorunu olarak öne çıkıyor. Kalp krizi ya da trafik kazaları kadar tehlikeli olmasına rağmen toplumda yeterince bilinmeyen bu hastalık, enfeksiyonlara karşı vücudun verdiği aşırı tepki sonucu ortaya çıkıyor.
65 yaş üstü yaşlılar, bebekler, bağışıklık sistemi zayıf kişiler, diyabet, KOAH, böbrek ve karaciğer hastalığı gibi kronik rahatsızlıkları olanlar, kemoterapi görenler, organ nakli yapılanlar ve hamile kadınlar sepsis açısından en yüksek risk grubunda bulunuyor. Hastalık hızlı ilerlediği için belirtiler fark edildiğinde vakit kaybetmeden sağlık kuruluşuna başvurulması hayati önem taşıyor.
Sepsiste en sık görülen bulgular arasında yüksek ateş veya vücut ısısında düşme, nefes darlığı, hızlı kalp atışı, bilinç bulanıklığı, halsizlik, deride morarma ve idrar miktarında azalma yer alıyor. Uzmanlar, bu belirtilerden bir veya birkaçının görülmesi halinde zaman kaybetmeden doktora başvurulması gerektiğini vurguluyor.
Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Ramazan Korkusuz, “Sepsis her dakikanın çok önemli olduğu bir durumdur. Erken tanı ve hızlı tedavi hayat kurtarır. Her birey, enfeksiyon belirtilerini ciddiye almalı ve risk altında olabileceğini unutmamalıdır” ifadelerini kullandı.
Sepsisten korunmak için el hijyenine dikkat etmek, temiz su kullanmak, aşıları ihmal etmemek, kronik hastalıkların düzenli kontrolünü yaptırmak ve enfeksiyon bulgularında vakit kaybetmeden hastaneye başvurmak gerekiyor.
Uzmanların da vurguladığı gibi sepsis, önlenebilir bir ölüm nedenidir. Erken teşhis edilen vakalarda tedavi başarısı artmakta ve hayat kurtarılabilmektedir.
