Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi Göz Kliniği'nde Doç. Dr. Yusuf Yıldırım ve Op. Dr. Fahri Onur Aydın'ın gerçekleştirdiği başarılı operasyonla dördüncü kornea naklini oldu
31 Ağustos 2021

Sefa Küçüker, 29 yıl sonra kornea nakli ile görmeye başladı: Hâlâ risk var, o yüzden ben de dikkatli ve temkinli davranıyorum. Çok uzun yıllar bekledim, ona gözüm gibi bakıyorum

Henüz 4 yaşındayken ateşli havale geçirince iki gözünü de kaybeden Sefa Küçüker (33), o yıllardan beri yeniden görebilmek için hiç durmadan mücadele etti. Ailesiyle birlikte Zonguldak'tan İstanbul'a geldi ve yeniden görebilmek için 2'şer yıl arayla 3 kez kornea nakli oldu. Ancak hiçbiri tutmadı. Doktorların artık kornea nakli olamazsın dediği Küçüker, geçtiğimiz mayısta Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi Göz Kliniği'nde Doç. Dr. Yusuf Yıldırım ve Op. Dr. Fahri Onur Aydın'ın gerçekleştirdiği başarılı operasyonla dördüncü kornea naklini oldu ve şu an yüzde 10'un üzerinde görüyor. Küçüker ameliyattan sonra ilk röportajını SABAH'a vedi. Giresun Üniversitesi İşletme Bölümü mezunu olan Küçüker, bir gıda firmasında depo görevlisi olarak çalışıyor. 29 yıl sonra yeniden görmeye başlayan Küçüker, gözleri daha iyi görmeye başladığında eğitimine devam edip öğretim görevlisi olmak ve yurtdışına çıkmak istiyor. Küçüker şunları söyledi:
752x395-goz-goze-ilk-roportaji-sabaha-verdi-ona-gozum-gibi-bakiyorum-1630208265341.jpg

Görmek ve görmemek arasındaki farkı çok iyi bildiğim için şu anki duygularımı anlatamıyorum, yaşıyorum ve yaşadıkça da mutlu oluyorum. Bir insanla göz göze gelebilmek, benim onu görmem ve onun beni gördüğünü fark edebilmem çok farklı bir duygu. Karşıdakinin gözlerine baktığında görebildiğini anlamak heyecan veriyor. Hem insanları hem de doğanın güzelliklerini görebilmek çok güzel.
 Ameliyattan sonra uyanır uyanmaz doktorlara "Ben görebilir miyim" diye sordum. Gözlerimdeki farkı hemen hissettim. O an görebilmenin nasıl bir duygu olduğunu ve aradaki farkı anladım. Ameliyatım başarılı geçti ama gözüm daha önce çok yıprandığı için hâlã risk var o yüzden ben de dikkatli ve temkinli davranıyorum. Çok uzun yıllar bekledim, ona gözüm gibi bakıyorum.
0x0-goz-goze-ilk-roportaji-sabaha-verdi-ona-gozum-gibi-bakiyorum-1630208278938.jpg

Artık özgürce istediğim yerlere kendim gidebiliyorum, ihtiyacımı görebiliyorum. Bu zamana kadar ailem benden hiç desteğini esirgemedi ama bazı şeyleri benim kendim yapabiliyor olmam mutluluk veriyor. Bundan sonra da daha iyi görebilmek için tedavime devam edeceğim. Organ ve doku bağışı çok önemli. Çünkü bir kişi organ bağışladığında o bir kişinin hayatını kurtarmıyor, bir ailenin belki de bir toplumun hayatını kurtarıyor. Bunu ancak bekleyen bilir.
 
'ORGAN VE DOKU NAKLİ İNSANLARA HAYAT VERİR'
SAĞLIK Bakanlığı Kornea Nakli Bilim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Yusuf Yıldırım "Son dönemlerde Diyanet İşleri Başkanlığı ve Sağlık Bakanlığı organ ve doku bağışı konusunda duyarlılığı artırdı. Geçmişte ülkemizde çok fazla kornea dokusu alamıyorduk, yurtdışından çok yüksek maliyetlerle ithal etmek zorunda kalıyorduk. Son yıllarda 2-3 ay içinde çok sofistike ameliyatları bile yapıyoruz" dedi. Op. Dr. Fahri Onur Aydın ise "Türkiye'de bu şekilde kornea bekleyen bir sürü hasta var. İnsanlara umut ışığı, görme ışığı olması adına organ ve doku bağışına dikkat çekmek istiyoruz. Burayı da iyi bir nakil merkezi haline getirmeyi hedefliyoruz. Ayrıca pandemi sürecinde de nakillerimize titizlikle devam ettik" diye konuştu.
0x0-ona-gozum-gibi-bakiyorum-1630187736901.jpeg